Welcome

26 Aralık 2011 Pazartesi

ukturko öneriyooor hanım koş koş!

Merhaba cicişler! Bugün siz sevgili blogcu kardeşlerime bazı önerilerde bulunacağım. Bunlardan bazıları ben yaptım siz yapmayın veya ben yandım sizler yanmayın türünden, bazıları da hayat kurtaracak kimsenin aklına gelmeyecek bazen süpersonik bazen de otantik şeyler olacak. Öyle bazı bloglarda yazıldığı gibi yok efenimm saç preyi, yok kulaklık bilmem ne gibi şeyler değil. Direkt ipten alacak öneriler. Bir ukturk hoca klasiği, ismimiz markamız! lütfen öhöömm.. :)


- Kızları kötü alıştırmayın, şımartmayın!

Neye alıştırmayalım hocam diye bir ses duydum. Sakin. Ne olacak tabiiki fazla hediyeye fazla iltifata alıştırmayacaksın. Öyle gereksiz kahramanlıklara gerek yok gençler. Sonra bu tip herifler yüzünden çıta yükseliyor sizden, benden de böyle her gün bir hediye her gün bir çiçek her gün bir iltifat beklemeye başlıyor bu kızlar. Hayır o kadar iltifat arsızı oluyorlar ki zaman geçtikçe, kesmiyor onları seni seviyorum, hayatmın anlamı, böcüğüm falan :) Şiir falan okumanız falan bekliyorlar. Bu kadar da olmaz!!1 O yüzden ara ara vereceksiniz gazı, sonra bir anlamı kalmıyor yaptıklarınızın, emeklerinizin. Sıradanlaşıyor! Haftada bir bence uygun :)

Çok fazla düşünmeyin, herkesi ciddiye almayın

Her şeyi kafaya takmamak gerek. Özellikle herkesin yaptığı, söylediği ciddiye almamak gerek. Alacak var almayacak var. Elin işe yaramazını, itini, köpeğini, çakalını niye kafamıza takalım. Ne demişler it ürür kervan yürür. O kadar! :) Tabii salmamak da gerek. Gamsızlık da kötü bir şey. Ama her olayı, her şeyi kendine sıkıntı yapsa insan hayat yaşanmaz hale gelir yahu, yapmayın görüyorum yapıyor bazılarınız, sallayın gitsin "tohumuna para mı saydım lan senin ben" demek gerek bazen :)

İşi gücü olmayandan koca olmaz!

Bu da kızlarımıza gelsin. Benim gibi yaşı başı geçmiş hocalar bir kıza bakarken bir süre sonra önce acaba ne iş yapıyor lan, ailesi nasıldır acaba, abisi var mıdır diye düşünmeden edemiyor. Hayat çok zor. Direkt evlenmeye yönelik yani. Ama bakıyorum bazı kızlarımız böyle evlendirsen yarın çocuğu olacak pozisyona gelmişler ama hala bir serserinin iki çalımına kanıyorlar, hatta evlenenleri falan da var. Ben düşünüyorum onun yerine koyuyorum kendimi, oğlan da tip desen yok, para da yok, iş yok, hiçbir şey yok, neyini beğendin aa kızım diyorum. Dedikleri gibi galiba, gönül ferman dinlemiyor! Ama bu tipler sonra çok başını taşa vuruyor o ayrı. Gönüller bir olunca samanlık seyran falan olmaz. Evlenilecek erkek nasıl olur? yazımı kesinlikle okuyun :)

Jöle sürmeyin!

Bu önerim hem erkeklere hem kızlara yönelik. Bazen diyorum "jöle mi kaldı lan!" Çok mu güzel olduğunu sanıyorsunuz arkadaşım diyerekten kafa göz dalasım geliyor bunlara :) Şiddete karşıyız tabii ama insan üzülüyor kendisini jöle kutusu içinde kaybeden gençleri gördükçe. Bir de kızlar sürmüyor mu, özellikle şu kıvırcık saçlılar sürüyor. Allahım sana geliyorum moduna giriyorum hemen. Düşünsenize kız arkadaşınız var böyle saçına dokunuyorsun beton gibi, yapış yapış. Rezalet yahu! Yiğit Bulut kovalasın sizleri! (çok büyük beddua ettim:P)

Ekmeksiz yaşam!

Evet ekmek yemeyin. Özellikle de beyaz ekmek. Ben mesela neredeyse hiç ekmek yemiyorum. O kadar şey yiyip kilo almamamın nedeni de bu olsa gerek bence. Makarna ile ekmek yiyen bir millet olduğumuzu unutmayalım. Her şeyi ekmekle yiyoruz. Sonra da fil gibi olunca "ayy ne yiyorum ki şekerim, su içsem yarıyor" diye söyleniyor kızlarımız. Ekmeksiz doymam ben diyenler ilk başlarda belki zorlanabilirsiniz ama zamanla alışıyor insan. Yemeğin yanında mutlaka salata, yeşillik, turp gibi şeyler olsun ayrıca. Yerseniz de bildiğimiz somundan yemeyin, sonra dana gibi oluyorsunuz hehe :)

Şimdilik bu kadar. Aklıma geldikçe yine buraya yazarım. Vol 2 yapacak halim yok ya sonuçta hah :)

xoxo ukturko Merhaba cicişler! Bugün siz sevgili blogcu kardeşlerime bazı önerilerde bulunacağım. Bunlardan bazıları ben yaptım siz yapmayın veya ben yandım sizler yanmayın türünden, bazıları da hayat kurtaracak kimsenin aklına gelmeyecek bazen süpersonik bazen de otantik şeyler olacak. Öyle bazı bloglarda yazıldığı gibi yok efenimm saç preyi, yok kulaklık bilmem ne gibi şeyler değil. Direkt ipten alacak öneriler. Bir ukturk hoca klasiği, ismimiz markamız! lütfen öhöömm.. :)


- Kızları kötü alıştırmayın, şımartmayın!

Neye alıştırmayalım hocam diye bir ses duydum. Sakin. Ne olacak tabiiki fazla hediyeye fazla iltifata alıştırmayacaksın. Öyle gereksiz kahramanlıklara gerek yok gençler. Sonra bu tip herifler yüzünden çıta yükseliyor sizden, benden de böyle her gün bir hediye her gün bir çiçek her gün bir iltifat beklemeye başlıyor bu kızlar. Hayır o kadar iltifat arsızı oluyorlar ki zaman geçtikçe, kesmiyor onları seni seviyorum, hayatmın anlamı, böcüğüm falan :) Şiir falan okumanız falan bekliyorlar. Bu kadar da olmaz!!1 O yüzden ara ara vereceksiniz gazı, sonra bir anlamı kalmıyor yaptıklarınızın, emeklerinizin. Sıradanlaşıyor! Haftada bir bence uygun :)

Çok fazla düşünmeyin, herkesi ciddiye almayın

Her şeyi kafaya takmamak gerek. Özellikle herkesin yaptığı, söylediği ciddiye almamak gerek. Alacak var almayacak var. Elin işe yaramazını, itini, köpeğini, çakalını niye kafamıza takalım. Ne demişler it ürür kervan yürür. O kadar! :) Tabii salmamak da gerek. Gamsızlık da kötü bir şey. Ama her olayı, her şeyi kendine sıkıntı yapsa insan hayat yaşanmaz hale gelir yahu, yapmayın görüyorum yapıyor bazılarınız, sallayın gitsin "tohumuna para mı saydım lan senin ben" demek gerek bazen :)

İşi gücü olmayandan koca olmaz!

Bu da kızlarımıza gelsin. Benim gibi yaşı başı geçmiş hocalar bir kıza bakarken bir süre sonra önce acaba ne iş yapıyor lan, ailesi nasıldır acaba, abisi var mıdır diye düşünmeden edemiyor. Hayat çok zor. Direkt evlenmeye yönelik yani. Ama bakıyorum bazı kızlarımız böyle evlendirsen yarın çocuğu olacak pozisyona gelmişler ama hala bir serserinin iki çalımına kanıyorlar, hatta evlenenleri falan da var. Ben düşünüyorum onun yerine koyuyorum kendimi, oğlan da tip desen yok, para da yok, iş yok, hiçbir şey yok, neyini beğendin aa kızım diyorum. Dedikleri gibi galiba, gönül ferman dinlemiyor! Ama bu tipler sonra çok başını taşa vuruyor o ayrı. Gönüller bir olunca samanlık seyran falan olmaz. Evlenilecek erkek nasıl olur? yazımı kesinlikle okuyun :)

Jöle sürmeyin!

Bu önerim hem erkeklere hem kızlara yönelik. Bazen diyorum "jöle mi kaldı lan!" Çok mu güzel olduğunu sanıyorsunuz arkadaşım diyerekten kafa göz dalasım geliyor bunlara :) Şiddete karşıyız tabii ama insan üzülüyor kendisini jöle kutusu içinde kaybeden gençleri gördükçe. Bir de kızlar sürmüyor mu, özellikle şu kıvırcık saçlılar sürüyor. Allahım sana geliyorum moduna giriyorum hemen. Düşünsenize kız arkadaşınız var böyle saçına dokunuyorsun beton gibi, yapış yapış. Rezalet yahu! Yiğit Bulut kovalasın sizleri! (çok büyük beddua ettim:P)

Ekmeksiz yaşam!

Evet ekmek yemeyin. Özellikle de beyaz ekmek. Ben mesela neredeyse hiç ekmek yemiyorum. O kadar şey yiyip kilo almamamın nedeni de bu olsa gerek bence. Makarna ile ekmek yiyen bir millet olduğumuzu unutmayalım. Her şeyi ekmekle yiyoruz. Sonra da fil gibi olunca "ayy ne yiyorum ki şekerim, su içsem yarıyor" diye söyleniyor kızlarımız. Ekmeksiz doymam ben diyenler ilk başlarda belki zorlanabilirsiniz ama zamanla alışıyor insan. Yemeğin yanında mutlaka salata, yeşillik, turp gibi şeyler olsun ayrıca. Yerseniz de bildiğimiz somundan yemeyin, sonra dana gibi oluyorsunuz hehe :)

Şimdilik bu kadar. Aklıma geldikçe yine buraya yazarım. Vol 2 yapacak halim yok ya sonuçta hah :)

xoxo ukturko

0 comments:

Yorum Gönder

 
Copyright Blog Manias All Rights Reserved
ProSense theme created by Dosh Dosh and The Wrong Advices.
Blogerized by Bonard Alfin Blogger Templates.